Malatya deprem felaketinin ardından şimdi de don felaketinin izlerini sarmaya çalışıyor. Üretici, esnaf ve ihracatçı destek bekliyor. Dayan Malatya!
6 Şubat 2023… Bu tarih Malatya için yalnızca bir takvim yaprağı değil, hayatlarımızın altüst olduğu bir kırılma noktasıydı. Büyük deprem; canlarımızı, yuvalarımızı, umutlarımızı enkaz altında bıraktı. Aradan geçen iki yıl, toparlanmaya çalışan bir halkın yeniden ayağa kalkma çabasıyla geçti.
Fakat 11 Nisan 2025 sabahı, Malatya’mız bir kez daha sarsıldı. Bu kez toprağın altı değil, üstü dondu. Baharın gelişiyle çiçek açan umutlarımızı, soğuk ve acımasız bir zırai don afeti vurdu. 100 yılın en büyük don felaketi, sadece kayısıyı değil, halkın son umudunu da dondurdu adeta...
Malatya halkı, o meşhur sabrıyla bahçesine 12 ay boyunca emek verdi. Gözünü budaktan sakınmadı, borçla ilaç aldı, mazot buldu, gübre taşıdı. Baharın müjdecisi meyve tomurcuklarıydı ama şimdi hepsi yok oldu. Bir yıllık emek buhar olup uçtu. Üreticimiz, bir 12 ayı daha göze almak zorunda. Ama geçmişin borcu sırtındayken, gelecek için yeniden masrafa girmek… bu halkı zorluyor, hem de çok.
Sadece üretici değil, ihracatçımız da çaresiz. Malatya’nın can damarı olan esnafı, emektar işçisi bir anda ekmeğe muhtaç kaldı. Hatırlayın, depremde 20 bin esnafımızın işyeri yıkıldı. Aradan iki yıl geçti, hâlâ tek bir esnaf dükkanını teslim almadı. Şimdi bu don felaketiyle, ikinci kez yıkıldık.
Buradan çağrımızdır: Devletimizden, hükümetimizden, ilgili bakanlıklardan Malatya için özel bir destek paketi talep ediyoruz. Üreticiye, ihracatçıya, esnafa hem hibe destek hem de can suyu olacak krediler şarttır. Bu sadece bir ekonomik zorunluluk değil, insani bir sorumluluktur.
Malatya yalnız bırakılmamalı. Tüm siyasi temsilcilerimizi, STK başkanlarımızı, sorumluluk sahibi herkesi sahaya davet ediyorum. Bugün değilse, ne zaman?
Bu topraklarda kayısı yeniden çiçek açacaksa, bu halkın alın teriyle olacak. Ama önce yanında olduğumuzu göstermeliyiz. Unutmayın, Malatya’nın direnişi Türkiye’nin onurudur.