Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını "Aile Yılı" ilan etmesinin ardından Türkiye’nin dört bir yanında köklü aile hikayeleri gün yüzüne çıkıyor. Bu hikayelerden biri de Malatya’nın Battalgazi ilçesinde doğan ve genç yaşta Almanya’ya göç eden Abdullah ve Hatice Özçakıçı çiftine ait.
Tam 45 yıl önce görücü usulüyle hayatlarını birleştiren çift bugün dört çocuk ve altı torunla çevrili sıcak bir yuvaya sahip. Evliliklerinin yıl dönümünü memleketleri Malatya’da kutlayan Özçakıçı çifti sabır sevgi ve saygıyla inşa ettikleri hayatı gençlerle paylaşarak örnek oluyor.
“Evlenince Değil, Zorluk Gelince Sabır Gerek”
Hatice Özçakıçı, eşinin yanına Almanya’ya gidişini “çok küçük yaşta bir kararla” diye özetliyor. Ancak yıllar geçtikçe sevgiyle yoğrulan ilişkilerinin güç kazandığını vurguluyor. “Anne babamın sözüyle evlendim ama zamanla alıştık. Sevgi bazen azalabilir ama saygı sürerse evlilik ayakta kalır” diyen Özçakıçı, Almanya’da bir lokanta işletiyor ve Türk kültürünü yaşatmaya büyük önem veriyor.
Gençlere seslenen Özçakıçı, “Zorluklar ilk anda kopuş sebebi olmasın. Evliliği hemen bitirmesinler” diyerek aile kurumunun korunmasına yönelik güçlü bir mesaj veriyor.
“Birlikte Büyüdük Birlikte Güçlendik”
Eşinin sözlerini destekleyen Abdullah Özçakıçı, Almanya’ya ilk kez 1968 yılında gittiğini belirtiyor. Evliliklerinin temelinde geleneksel bir bağın olduğunu anlatan Özçakıçı, “Dedemle kayınpederim tanışıyordu. Dört gün içinde nişanlanıp evlendik” sözleriyle o dönemin koşullarını aktarıyor. Lokantacılıkla uğraşan Özçakıçı, “Çocuklarıma Türk yemeklerini ve gelenekleri aktarmak aile bağlarımızı güçlü tutmak kadar önemli” diyerek kültürel değerlerin yaşatılmasının da bir aile görevi olduğunu belirtiyor.
“Aile Toplumun Köküdür”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’a "Aile Yılı" için teşekkür eden çift güçlü bir toplumun temelinin sağlam ailelerden geçtiğini vurguluyor. 45 yıllık birliktelikleriyle genç kuşaklara örnek olan Özçakıçı çifti, hem Türkiye’de hem Almanya’da aile değerlerinin korunması adına verdikleri mesajlarla dikkat çekiyor.
Aile kurumunun güçlenmesi için sabrın anlayışın ve kültürel bağların hayati önem taşıdığına işaret eden çift, “Aile kurmak sadece iki kişi arasında değil kuşaklar arasında köprü kurmaktır” diyerek çağın gençlerine anlamlı bir miras bırakıyor.